Skolyozla Yaşamak ve Yoga Pratiği

Omurgamız, yalnızca bedenimizin taşıyıcısı değil; aynı zamanda sinir sistemimizin koruyucusudur.

Skolyoz, omurganın yana doğru eğriliğiyle tanımlanır. Ancak her eğrilik yalnızca fiziksel bir durum değildir; bazen bedenin zamanla geliştirdiği bir denge biçimi de olabilir. Postürel dengesizlikler sonucu de gelişebilir.

Yoga pratiği skolyozu “düzeltmeye” değil, öncelikle fark etmeye, dengelemeye ve bedeni yargısızca dinlemeye alan açar.

Bu yazı, skolyozlu bireyler ve yoga eğitmenleri için temel bilgiler, güvenli pratik ilkeleri ve poz önerileriyle sade bir rehber sunma amacıyla yazıldı.

1. Skolyoz Nedir? Türleri Nelerdir?

Skolyoz, omurganın frontal düzlemde 10 dereceden (bazı kaynaklarda 11 dereceden) fazla lateral (yani sağa sola doğru) eğrilik göstermesiyle tanımlanır. Ancak yalnızca “yan eğrilik” değildir; çoğu vakada rotasyonel bir deformite de içerir. Yani omurga hem yana doğru eğilir hem de kendi ekseni etrafında dönebilir.

Skolyoz türleri üç ana grupta sınıflanır:

1. Yapısal Skolyoz: Omurgada anatomik bir değişiklik vardır. Kalıcıdır. Genetik, nöromusküler ya da idiyopatik (nedeni bilinmeyen) olabilir. En yaygın formu: Adölesan İdiyopatik Skolyoz (AIS) — yani genellikle 10–18 yaş arasında ortaya çıkar ve %2–4 oranında görülür.
   – Referans: Weinstein SL et al., 2008: https://www.nejm.org/doi/full/10.1056/NEJMcp0802065

Yaygın açıklaması kemik gelişiminin hızlı olduğu dönemde kas gelişiminin o hıza yetişememesinin üzerine postürel bozukluklar eklenmesiyle geliştiği yönündedir. Tek taraflı ağır okul çantaları taşıdığımız dönem ya da okul sıralarında tek kola dayanıp ders dinlediğimiz dönem desek yanlış olmaz.


2. Fonksiyonel Skolyoz: Omurgada kalıcı yapısal bozulma yoktur. Pelvis dengesizliği, bacak boyu farkı, kas spazmı ya da postural alışkanlıklarla ilişkilidir. Doğru egzersiz, manuel terapi ve postüral eğitimle geri döndürülebilir.
   – Referans: Kouwenhoven & Castelein, 2008: https://journals.lww.com/spinejournal/Abstract/2008/02150/The_Pathogenesis_of_Scoliosis.20.aspx


3. Sekonder Skolyoz: Birincil bir hastalığa bağlı olarak gelişir. Örneğin: serebral palsi, spina bifida, kas distrofileri, tümörler. Yoga pratiği bu grupta hekim gözetiminde, çok daha dikkatli uygulanmalıdır.

Skolyozun derecesini ölçmekte Cobb Açısı denen bir açı sistemi kullanılır:
– 10–25°: Hafif Skolyoz
– 25–45°: Orta Skolyoz
– 45° ve üzeri: Şiddetli Skolyoz olarak tanımlanır.

2. Yoga Pratiğinde Skolyozun Etkileri

Skolyoz, yalnızca omurgayı değil, tüm postüral zinciri etkileyen üç boyutlu bir durumdur. Omurganın eğriliği ve rotasyonu; omuz kuşağında, pelvik pozisyonda ve bacak hizasında asimetri yaratabilir. Bu da yoga pratiği sırasında üç temel alanda kendini gösterir:

1. Yük Dağılımında Asimetri: Skolyozda omurga taraflarından biri sıklıkla daha fazla yük taşır. Örneğin torasik skolyozda (yani göğüs hizasındaki omurga eğriliği) bir kürek kemiği belirginleşirken, karşı taraf derine çekilmiş olabilir. Yoga pozlarında (örneğin aşağı bakan köpek, plank, savaşçı pozları) bu dengesizlik, ağırlığın eşit dağılmasını engelleyebilir.
Bu nedenle simetri hedeflemek yerine dengeyi ve hissi temel alan pratik önemlidir.


2. Propriyosepsiyon ve Beden Farkındalığı: Skolyozlu bireylerde, bedenin merkezine ve uzuvların konumuna dair içsel algı bozulabilir (Hagberg et al., 2004).
Bazı kişiler, skolyozun olduğu yönü düz sanabilir; bu durum ayna olmadan düzeltememe ya da ters yönü zorlayıcı sanma gibi farklarla hissedilir.
Yoga pratiği proprioseptif farkındalığı artırarak bu içsel haritayı yeniden çizmeye yardımcı olabilir.

Referans: Kaura et al. 2025

https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/40574958


3. Solunum Mekaniğinde Dengesizlik: Torakal skolyozda, kaburgaların bir tarafı sıkışırken diğer taraf açılabilir. Bu da diyaframın eşit çalışmasını ve akciğer kapasitesinin tam kullanılmasını engeller.
Özellikle diyafram farkındalıklı nefes çalışmaları, skolyozlu bireyler için yalnızca gevşeme değil, solunum eşitlemesi açısından da önemlidir.

– Referans: Kuru T, Yeldan I, 2016:

https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/25780260

3. Güvenli Pratik İçin İlkeler

Skolyozlu bireyler için yoga pratiği, genel popülasyondan daha farklı bir dikkat ve yönlendirme ister. Birincil amaç postürü “düzeltmek” değil, bireyin kendi bedeninde daha işlevsel ve dengeli hissetmesini sağlamaktır.

İşte dikkat edilmesi gereken temel ilkeler:

1. Simetrik Pozlar “Nötr” Olmayabilir

Görsel olarak simetrik görünen pozlar (örneğin tadasana, aşağı bakan köpek gibi) skolyozlu bir bedende farklı hissedilebilir. Bedenin bir tarafı açılmaya ihtiyaç duyarken diğeri stabilite arıyor olabilir.
Aynı pozda iki taraf için farklı yönlendirme, destek ya da süre uygulamak gerekebilir. Sağı ayrı solu ayrı yapılan pozlarda ise, özellikle esneklik parametresi yüksek bir poz ise (Ardhamatsyendrasana gibi burgu pozları örneğin) asimetrik çalıştırma prensibi izleyen bir eğitmen, zorlanılan tarafta daha uzun tutma yönlendirmesiyle görece sıkışık ya da esnemeye ihtiyaç duyan tarafı rahatlatmayı amaçlayabilir.

2. Destek, Uyumlama Kadar Önemlidir

Blok, bolster, kayış gibi yardımcı ekipmanlar skolyozlu bireyler için “düzeltme” aracı değil, güvenlik ve his oluşturma aracıdır.
Özellikle omurga burguları, öne katlanmalar ve yan açılarda destekli varyasyonlar tercih edilmelidir.

Yardımcı ekipman kullanımının etkilerini merak edenler için, Iyengar ekolü araştırılabilir.

3. Nefesle Çalışmak Anahtardır

Solunum, hem omurganın çevresindeki kasları hem de sinir sistemini etkiler.
Diyafram farkındalığı, kaburgaların iki tarafına yönlü nefes verme ve 3:6 nefesi gibi uygulamalar vagal tonu artırırken postüral dengeye de katkı sağlar.


   – Referans: Ghafar et al., 2022: https://medicaljournalssweden.se/jrm/article/view/1085/6107?utm_source=chatgpt.com


4. Bedenin İçsel Haritasına Saygı: Propriyosepsiyon, tekrarlarla gelişir. Dolayısıyla yoginin kendi bedeninde neyin “doğru” hissettirdiğini anlaması için zaman tanımak önemlidir.
Ayna, dış düzeltme ve kuvvet yerine; nefes, dikkat ve varyasyonlarla yönlendirme tercih edilebilir.

4. Poz Önerileri ve Kaçınılması Gerekenler

Her skolyoz deseni farklıdır. Bu nedenle “tek doğru poz” yoktur. Ancak bazı duruşlar, çoğu skolyozlu bireyde postürel farkındalık, solunum kapasitesi ve denge hissini geliştirebilir.

Uygulanabilir Pozlar ve Yaklaşımlar

Poz / PratikFaydası
Supported Side-Lying Stretch (yin tarzı)Konveks tarafa hafif esneme verir; gevşemeyi destekler.
Wall Tadasana (sırt duvara)Omurganın hizasını ve dengesiz yükü fark etmeye yardımcı olur.
Parivrtta Sukhasana (destekli burgu)Rotasyon farkındalığı yaratır; ama sadece tolerans dahilinde!
Viparita Karani (bacaklar duvarda)Dolaşım ve spinal boşluk hissi desteklenir. Nötrleme sağlar.
3:6 nefesi / kaburga nefesiAsimetrik solunumu dengelemeye yardımcı olur.

Not: Pozlar her iki taraf için aynı hissettirmeyebilir. Destek, süre ve yönlendirme bireyselleştirilmelidir.

Kaçınılması Önerilen Uygulamalar

UygulamaNeden Kaçınılmalı?
Yoğun arkaya bükülmeler (örneğin Urdva Dhanurasana yani köprü)Omurga üzerindeki kompresif yükü artırabilir.
Şiddetli burgular (özellikle zorlama ile)Rotasyonel skolyozda sinir dokular üzerinde baskı yaratabilir.
Simetrik ama statik yüklemeli duruşlar (örneğin uzun süreli plank)Var olan yük asimetrisini büyütebilir.
Ters duruşlar (özellikle baş üstü, önceden pratiği olmayanlar için)Denge merkezinin değişimi skolyozda karmaşık hissedilebilir.

Genel İlke


Denge > Simetri
Hissetme > Görünüş
Farkındalık > Zorlama

Skolyozlu bir beden “bozulmuş” değil, kendi dengesini farklı şekilde kurmuş bir bedendir. Yoga, bu dengeyi yeniden keşfetmek için nazik bir araçtır.

 

Son Söz: Simetrinin Değil, Dengenin Peşinde

Skolyozlu bir beden çoğu zaman bize “asimetrik” gibi görünür. Ama yoga pratiği bize şunu öğretmelidir: denge her zaman dışarıdan bakıldığında mükemmel bir hizalanma demek değildir. Gerçek denge, bedenin içinde bulunduğu hali fark etmek ve ona uygun bir yanıt geliştirmektir.

Skolyozla yoga, öncelikle bedenle ilişki kurmaya yönelik olmalıdır.

Omurgan senin merkezindir. Onu düzeltmen değil, onunla yeniden tanışman çoğu zaman yeterlidir.

Visual Credit: https://pin.it/1YzGJwR6f

https://theyogaroom.com.tr

Leave a Comment

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

*
*